Biliyorsunuz, ülkece en önemli eksiğimiz demokrasi! Eh, Kule seçimleri gündemimizdeyken birkaç kelam edeyim istedim.
İnsanlar tarafından üretilen ve kolektif bir biçimde yaşatılan tüm sistemlerin şiddetle demokrasiye ihtiyacı vardır. Çok basit bir sebepten; gözün görebildiği tüm renklerin tabloda kendine yer bulması gerekir aksi takdirde tek renkli sıkıcı bir ‘şey’ kalır elimizde. Maalesef yaşadığımız diyarda insanlar; renklerin çeşitliliğini, çok sesliliği yani fikirlerin özgürce ifadesini savunma işini kurumlara devretmiş durumdalar. Böylece kendi hayatlarımızı sürdürüyor, bu meselelerle uğraşma zorunda kalmıyor ve oralarda bir yerlerde demokrasinin kendi kendine hayatta kalmasını umut ediyoruz. Demokrasinin dayak yediğini gördüğümüzde canımız sıkılıyor ama elden ne gelir? Muhalefet etmesi için seçtiklerimiz bizim yerimize muhalefet yapıyor ya, yetmez mi?
Belli ki yetmiyor. Kolektif bir yaşam sürdüğümüz her yerde, her bireyin içinde bulunduğu ortamla ilgili fikrini beyan etmesi, elini taşın altına sokması gerekir. Bu saydıklarım muazzam canlı bir yapı olan Kule Sakinleri için de geçerli. Bir önceki yönetim kurulu bize muhteşem bir ‘yeni Kule’ ve iki şahane İzmirCon bıraktı. Kendilerine müteşekkiriz ama yeni bir dönem geliyor ve Kule, yönetim kurulu ve denetim kurulu için aday çıkarmakta zorlanıyor. İnsanlar Kule’yi çok seviyor olsalar da görev alma zamanı geldiğinde Kule’yi yüz üstü bırakıyorlar. Bugün denetim kurulu için yeterli sayıda adayımız yok. Yönetim kurulu için de tam olarak boş sandalye sayısı kadar aday var. Yani ortada bir yarış yok. Bu durum; bir nevi tembelliğe, ‘adam sende’ciliğe sürükler bizi diye korkuyorum. Güzel şeyler yapmaya devam etmek için bir yarışla yönetime seçilmiş kişilerin bulunması gerekir. Ama bu iş “nasılsa birileri kağıt işlerini halleder” rahatlığına gelirse zaman içinde Kule’nin anlaşmazlıklarını çözemeyen, yeni bir şeyler üretmeyen, tembel, sıkıcı tek renkli bir yer haline gelmesi ihtimali var. Bu da üzücü bir durum.
Şimdi Kule gediklisi veteran arkadaşlar “amma da abartmışsın yahu” diyebilirler ama henüz oldukça kısa bir süredir aranızda bulunuyor olsam da, Kule’nin geçirdiğim bu süre içerisinde nasıl büyük bir gelişme sergilediğini gözlemleme imkanı buldum. Artık bir grup arkadaşın hobilerini rahatça yapmak için buluştuğu bir apartman dairesinden çok daha dinamik ve canlı bir grubuz. Bu yüzden buna uygun davranmamız gerekir. Kısaca güzel şeyler yapabilmek için birbirleriyle yarışan insanlara ihtiyacımız var.
24 temmuz pazartesi günü gerçekleşecek seçimlere aday olun. Kule için bizzat çalışın!
Acil demokrasi arayışımızın kahramanı olun!