Evrilen Kültür

Denk mi geliyor yoksa bu konuda bir farkındalık mı oluştu, emin değilim. Ancak gerek FRPNET gibi Türkçe yayımlarda, gerek takip ettiğim diğer birçok yabancı yayımda dikkatimi çeken bir şey var. İnsanlar, “DnD kültürü” diyerek yalan yanlış bir şekilde genelleyeceğim bu geek kültürünün inanılmaz bir hızla yayılması hakkında konuşuyor, yazılar yazıyor ve bu durumu inceliyor. Bir süre içinde olduğum için bana öyle geliyor gibi düşünsem bile sanıyorum bu durum sadece bana öyle gelen bir şeyden ziyade toplumda artık genele yayılan bir akım halini almış durumda.

Aslında birçoğumuzun da bildiği üzere bir akımın popülerleşmesi onu etrafta ne kadar çok gördüğümüzle de ilgili bir şey. Akım popüler olunca mı etrafımızda çok görüyoruz yoksa etrafımızda bize çok fazla gösteriliyor diye mi popülerleşmiş oluyor, bilmiyorum. Ancak fantastik kurguya, çizgi roman menşeli görsel ürünlere (sinema filmleri başlıca olmak üzere), doğrudan doğruya televizyon için üretilmiş birçok başka görsel ürüne bakacak olursak genel olarak geek adını verebileceğimiz bir kümede bulunan çoğu ürün, şu an geniş halk kitleleri tarafından sevilerek tüketiliyor. Şimdi kapitalist sistemin bize tükettirdiği birçok şey üstüne uzun uzun konuşulabilir elbet ama ben o kadar ideoloji de bilmiyorum, sosyoloji de.

Ve elbette benim de bilgi yoksunu olduğum bu konu hakkında bir fikrim var.

Çizgi romanlar konusunda çok bilgim olmasa bile sanıyorum ki bu güzel ürünlerle başladı her şey. Daha doğrusu süper kahraman çizgi romanları. Bu ürünler 1930’larda filan piyasada görülmeye başlıyormuş. Belli bir süre zarfı boyunca nüfusun çoğunluğuna olmasa bile hitap ettiği kişilerce çok sevilen, hatta kimisi tarafından adeta bağra basılan ürünlerdi bunlar. Ve aynı kişiler tarafından tüketilmeye devam ettiler. Bu insanlar 10 kişiye anlattıysa belki 1 tanesi sevdi, diğer 9 tane arkadaşı “Ne bu ya, çocuk çocuk işler.” diyerek yadırgadı.

Ancak geçen zaman içerisinde özellikle 90’larda televizyon sayesinde o dönemin çocuklarına sunulan, çizgi romanlardan türemiş çizgi filmler sayesinde epey büyük bir kitleye aynı ürünler sunuldu. Fox Kids izlemeyen, adı değişip Jetix olduğu için sanki kıymetlisi elinden alınmış gibi hissetmeyen hiçbir tanıdığım yok bu geek komünite içerisinde. Ben varım diyenin de lafına inanmam zaten. Belli ki Fox Kids isminin kaybını, yaşadığı bir psikolojik buhranla bilinçaltının derinliklerine gömmüş. Basit bir hipnoz ile çocukluğuna dönersek gözyaşlarıyla yaşadığı hezeyanı anlatacağına eminim bu kişilerin. Neyse…

Şimdi bu kendimin de dahil olduğu grup, özellikle son 10-15 senedir nispeten ekonomik özgürlüğüne kavuşma sürecinde. Aynı grup 15 sene önce filan KYK Kredisi alıp harcayacak biraz parası olduğundan beri bir bakıyoruz ki sinema filmlerine, Örümcek Adam filmi vizyonda. Sene 2002. Fox Kids izleyen herkes filme koştu. 2 sene geçti, sansasyon yaratan ikinci Örümcek Adam filmi. Ardından Punisher. Ve Marvel filmleri gökten yağmaya başladı. Şimdiye kadar sırf Marvel’in 20’den fazla filmi çıktı. Buna DC Comics külliyatından çıkma eserleri de katalım. Daha başka, tek seferlik ya da tutmadığı için devamı gelmeyen tonla filmi de koyalım. Sonuç olarak ortalık şu an süper kahramanlardan geçilmiyor ve en garibi herkes tarafından biliniyorlar. Benimle Fox Kids’de X-Men izliyorum diye dalga geçen 3-C’deki Merve bile mesela, geçen gün gördüm Facebook’da Carol Denvers ile ilgili bir paragraf yazı yazmış.

Çok uzattım. Rol yapma oyunlarına filan da hiç bulaşmadım. Ancak umuyorum ki anlatmak istediğimi anlatabildim. Geçen süreç zarfında bir jenerasyonun ufak bir kısmının kasten ya da denk geldiği için tüketmiş olduğu kimi ürünler ve fikirler, bu jenerasyon ekonomik özgürlüğüne kavuştukça, geek kültürü daha fazla yerden karşımıza sunulmaya başladı. Vakti zamanında Fox Kids’de kıytırık dublajlarla bile bir şekilde bize verilen yapımlar şimdi IMAX’de 40 lira verip, hatta çok sevdiysek aynı 40 lirayı birden çok defa verip tekrar tükettirildi. Haliyle de çok daha fazla sayıda insana sunulmaya başladı. Fox Kids bilmeyen, çizgi roman okumamış insanlar Thanos’un ne kadar süper bir karakter olduğundan falan bahsediyorlar. Ve elbette bunun kaçınılmaz sonucu olarak popülerleşme geliyor.

Gelecek senelerde çıkacak filmlerin tarihleri belli. Fantastik kurgu kitaplarının raflara gelme hızı inanılmaz yüksek. 1998 yılında dibe vuran çizgi roman satışları, 2018 senesinde rekor kırdı. 2019’da daha da yükseldi mi henüz bilmiyoruz. Muhtemelen yükseldi. Peki nereye gidiyoruz? Bu işin sonu ne? Sinema ve muazzam bütçeler, fikirlerin kaynağından daha önemli mi oluyor? Popülarite bu kültüre zarar verecek mi? Çılgın Korsan Jack’in film serisi çıkacak mı? Bu sorulara sonraki yazımızda cevap arayacağız. Esen kalın.