Geçen seneki soluksuz maceranın ardından, Kule Sakinleri bu sene yepyeni bir hikayenin kahramanları olacaklar. 

YK: Derin Sular’ın sonunda neler olmuştu şöyle kısaca hatırlayalım.

Kahramanlarımız, hikayenin ana kötüsü olan ejderhanın oyununa düşmüş, Sonçıkış kasabası ikiye bölünmüş ve ejderhaya tapanlarla kasabayı bu gazaptan kurtarmaya çalışanlar arasında vahşi bir savaş dönmüştü. 

Bunun öncesinde ise beş aylık küçük hikayeler yazılmış, büyük sorunlar çözülmüş, üstünden kaç ay geçmiş olsa bile Kule’de hâlâ herkesin dilinde dönen bir macera yaşanmıştı.

Bu sene, kahramanlarımız acı bir geçmişi olan Yeşil Pençe kalesinin geleceği için savaşacaklar! 

O halde gelin bu senenin hikayesine bir göz atalım. 

Chados Dükalığı’nın yönetimi altında olan Yeşil Pençe halkı, mutlu mesut bir dönemden geçmekteydi. Tarım ve hayvancılık oldukça elverişliydi. İnsanların şikayet edecek sorunları, herhangi bir köyün sorunlarını aşmıyordu.

İnsanları endişeye düşüren tek şey, çığırtkanların sokaklarda anlattıkları haberlerdi. Duyulanlara göre, etraftaki Alacaorman’da ork kabileleri görünmeye başlamıştı. Bu vahşi yaratıklar önlerine ne gelse yok etmekteydi. Halk, her halk gibi, haberlerden korksalar da orkların yakınlarına gelemeyeceğini düşündüler.

Fakat yanılmışlardı.

298 yılı baharı, hissedilen fakat gerçekleşmesi düşünülmeyen saldırılar birer birer baş gösterdi. Barbar orklar sonunda çevre yerleri de ele geçirmenin ardından Yeşil Pençe’nin sınırlarına adım attılar. Festival zamanı kan gölüne döndü.

Tarlalar, binalar yağmalandı, yakıldı, yıkıldı. Kaçabilen kaçtı, kaçamayanlar orkların altında ezildi.

Kont, askerlerinin hazırlıksız olduğu bu büyük yıkıma gerekli cevabı veremedi ve ne yazık ki saldırı sırasında can verdi.

Sonbahara kadar toprak, orkların yönetiminde kaldı, tabi buna ne kadar yönetim denilirse. Ozares Kontesi Elsafar, dükalıktan izin alarak adamlarını topladı ve 298 sonbaharında bir kuşatma gerçekleştirdi. Saldırılar başarılıydı ve askerler eğitimliydi, fiziksel güç farkına rağmen orklar Yeşil Pençe’den püskürtüldü. 

Elsafar Overin, muzaffer olmuştu.

Bu zafer süresi, uzun sürmedi. 

Matem Korusu (ki bu olaydan sonra ismi verilmiştir) haince bir baskının mekanı oldu. Kontes Overin, ağaçların arasındaki haince bir ork baskınına kurban gitti.

Sahibini bekleyen kale, yine boş kalmıştı.  Chados ancak bundan sonra harekete geçti.  Eski kontun ailelerinden gelmesine dayanarak, Chados’a bağlı üç kuzen aile Yeşil Pençe üzerinde hak ilan etti. Bearnoth, Silantre ve Velmont isimli bu ailelere Dük tarafından Yeşil Pençe’nin komutası verildi. Fakat Dük dedi ki, “Bu süreç, bir deneme süreci. Siz üç aile, bu toprakları ortak yöneteceksiniz. En sonunda ise sadece biriniz kont olacak.” 

Aileler tebaalarını getirdi, yıkılan binalar tamir edildi… 

Ve şimdi bu sene Sakinlerimiz, Yeşil Pençe’nin komutası için savaşacaklar! 

Acaba eski tehlikeler, cidden yok oldular mı? 

——-

Bu sene GM kadrosu olan ben Dilara Milanov, Hüseyin Ruhi Küçük (evren için kendisine teşekkürler, hehe), Aylin Ayvazoğlu, Batuhan Tunçdemir, Kerem Yaman ve Mehmet Kadıoğlu bu hikayeyi dernek üyelerimizle beraber yaşayacağız. 6 GM hikayeyi birlikte yazdık ve biz yazarken açıkçası çok eğlendik. Neler bekliyor oyuncuları tahmin bile edemezsiniz.

Lider oyuncular, soylu aile başları ve halk içerisinde kurulmuş loncalar için seçildiler bile. 

Eylülde başlıyoruz. Hazırlıklar son hızla devam ediyor. 

Yaşayan Kule bu sene de harika bir deneyim olacak.  Görüşmek üzere!