YK oyunları sağolsun belirli bir miktar GM’lik tecrübesi kazandığım için oyunlarda karşılaştığım bazı kalıp cümlelere aşina oldum. Oyuncuların ısrarla söylediği bu kalıp cümlelerin GM’i aşırı motive ettiğini, hayata bakışını değiştirdiğini, oyundan aldığı zevki fezaya çıkardığını belirtmeme gerek yok. İşte Top 10 cümlem:

1. Abi bende “necromancy bilgisi” var: Kaderin bir cilvesi sonucu seçtiği class’ın sahip olduğu bilgiyi sunmak, oyunlarda değerlendirmek isteyen cefakar oyuncunun, GM’in “arkadaşlar minik beyaz tavşanlar” görüyorsunuz cümlesinde bile şansını denemesi sonucu kurduğu cümle. Bunu çeşitlendirebiliriz tabii; “bende tarih bilgisi var, coğrafya var, mistik sanatlar var, vinç operatörü ehliyeti var” şeklinde.
2. Okumu yayıma taktım, gerdim öyle yürüyorum: Evet, son iki saat kırkbeş dakikadır yayın çekili yürüyorsun.
3. Gözünden vurmak istiyorum: Hayır.
4. Abi, yanıbaşımdaki adamı nasıl görmüyorum yıaa: böyle.
5. Yayımı sırtıma asıp, kılıcımı çekip adama şarj ederken “öküz gücü” iksirini içiyorum: Oyuncuların 3 turluk aksiyonu tek turda gerçekleştirme fantezisi.
6. “Şeyin” adı neydi ya?: Oyunculara yarım saatlik brifingle görevi veren ve başarısızlık durumunda ruhlarını sonsuza dek cehennemde emecek olan kan tanrısının adı kastedilmektedir.
7. Dalıyorum: Köylerini goblinler basmış korku içinde yardım isteyen köylülere karşı standart oyuncu repliği.
8. Dalıyorum: Oyunun sonunda ana hikayeyi anlatan başkötünün ikinci cümlesinin ortasında dudaklardan dökülen standart oyuncu repliği.
9. Dalıyorum: Karşınızda sizin dört buçuk katınız sayıda insan var, cümlesinin noktasını koyamadan GM’in sözünü kesen standart oyuncu repliği.
10. Kaçıyorum: “Ejderha geldi ve bütün dünyayı yok etmek istiyor” durumu karşısında bazı oyuncuların yaklaşımı.